Tüp bebek tedavisinde rahim kalınlığı oldukça önemlidir. Bu tedavi yöntemi, başarılı sonuçlar elde edilmesi nedeniyle tercih edilen bir yardımcı üreme tekniğidir. Ancak, tüp bebek tedavilerinde her zaman olumlu sonuçlar alınamayabilir.

Anne adayının yaşının ilerlemiş olması nedeniyle yumurta hücrelerinde ortaya çıkabilecek genetik sebepler, yumurtalıkların kullanılan ilaçlara yeterince yanıt vermemesi, yumurta rezervlerinin yetersiz olması ve yumurtalarda ortaya çıkabilecek morfolojik bozukluklar, baba adayında kötü sperm morfolojisi, rahim duvarı kalınlığının yeterince dolgun olmaması, kişinin verilen ilaçları doktor tavsiyesinin dışındaki dozlarda ve şekillerde kullanması, transfer sonrasında uyulması gereken kurallara uyulmaması gibi etkenler tüp bebek tedavilerinde olumlu sonuç almayı engelleyebilir ve embriyonun tutma durumunu olumsuz yönde etkileyebilir.

Tüp bebek tedavilerinde, anne adayına geliştirilen embriyolar arasından tutunma yeteneği en yüksek olan embriyolar seçilerek transfer edilir. Embriyolar transfer edildikten sonra, tutundukları rahim duvarı kontrol altında olmayan bir bölgedir. Rahim zarıyla ilgili ve tıbben sebepleri tam anlamıyla açıklanamayan nedenlerden dolayı tutunma gerçekleşmeyebilir. Bunun nedeni, rahim zarı ile ilgili ölçülebilen özelliklerden kaynaklanabilir.

Rahim zarı kalınlığının yaklaşık 8-10 mm olması gerekmektedir. Ancak bazı durumlarda bu kalınlık yeterli gelmeyebilir. Anne adayının daha önce geçirdiği enfeksiyonlar veya cerrahi ameliyatlar sonucunda zarar gören rahim zarı incelmiş olabilir. Eğer böyle bir durum varsa, bu genellikle zor çözülebilen bir neden olarak karşımıza çıkmaktadır.

Rahim duvarında miyom, polip gibi yapısal sorunların bulunmaması, embriyonun beslenmesini ve gelişmesini olumsuz etkileyebilecek perde (septum-subseptum), yapışıklık gibi problemlerinin tedaviye başlamadan önce incelenmesi ve gerekli önlemlerin alınması oldukça önem taşır.

Tedavi öncesinden başlayarak tüm süreçte, embriyo gelişimi sırasında ve transfer uygulamasında hiçbir zorluk çıkmasa dahi, olumsuz sonuç alma olasılığı her zaman mevcuttur. Standart olarak kabul edilen ve en az 3 tüp bebek uygulamasında iyi kalitedeki embriyo transferine rağmen gebelik gerçekleşmediyse veya 10 ya da daha fazla sayıda embriyonun transferine rağmen gebeliğin gerçekleşmemesi, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları olarak adlandırılır. Ancak günümüzde çeşitli alternatif embriyo transferi stratejileri de dikkate alındığında, eğer bir embriyo transferi gerçekleştiriliyorsa toplam 4 başarısız tüp bebek uygulaması veya iki adet embriyo aktarımı kabul edildiğinde 2 adet iyi kalitede blastosist transferi yapılmış ve 2'den fazla başarısız tüp bebek uygulaması, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları olarak isimlendirilir.

Başarısız geçen tüp bebek tedavileri sonrasında, neden tutmadığını her anne baba adayı haklı olarak öğrenmek ister. Ancak ne yazık ki tedavi, laboratuvar sürecinde ve embriyo transferi kısmında hiçbir olumsuzluk, yanlış veya gözden kaçan sorun tespit edilmemişse bu problemin cevabını vermek oldukça güçtür. Tedavi sonrasında tüp bebeğin tutmamasına sebep olabilecek çok sayıda faktör mevcut olabilir. Bu nedenle, mutlak ve net bir yanıt vermek oldukça zordur.