Doğurganlık çağında olan üç kadından birinde rahim kistleri görülebilir. Adet döneminin başlamasından menopoza kadar görülen kistlerin çoğunluğu genellikle iyi huyludur. Ancak menopoz sonrası, özellikle 60 yaş ve üzeri kadınlarda bu kistlerin kanser riski oldukça fazladır. Rahim kistlerinin neden ve nasıl oluştuğu kesin olarak bilinmemekle birlikte, hormonal değişikliklerin kistleri büyüttüğü tahmin edilmektedir.

Rahimdeki kistler birden fazla olabilir. Rahim kistlerinin bazıları, bebek tedavisi sırasında kullanılan ilaçların oluşturduğu kistlerdir ve uygun tedavilerle geçer. Kistler rahim kanserine neden olmaz, ancak kistin kendisi kanser olabilir. Çeşitli tetkiklerle kistlerin iyi huylu mu kötü huylu mu olduğu tespit edilir. Kötü huylu ise cerrahi yöntemlerle çıkarılmaları gerekir çünkü bir kistin çıkarılmadan yüzde yüz iyi ya da kötü huylu olduğu söylenemez. Kistin alınarak patolojik olarak incelenmesinden sonra kesin tanı konabilir.

Kadınlarda her ay olan adet dönemlerinde kan dışarı doğru akar, fakat bazen kan dışarı akmak yerine geriye doğru gidip yumurtalıklara akar ve orada birikir. Kahverengi olan bu eski kan, yumurtalıklarda birikerek kist oluşturur. Renginden dolayı rahimde oluşan bu kistlere "çikolata kisti" denir. Adet dönemlerinde ağrıya neden olabilecekleri gibi, çoğu zaman gebeliğe de engel olurlar. Tüm kistlerin cerrahi yöntemlerle alınması gerekmemektedir; eğer kistin boyutları 3-4 cm'yi geçmişse ve gebeliği engellediği düşünülüyorsa, çıkarılması düşünülür.

Rahim kistlerinin teşhisi genellikle ultrasonografi ile yapılır. Bazı durumlarda, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) veya bilgisayarlı tomografi (BT) gibi ileri görüntüleme yöntemleri de kullanılabilir. Kistlerin iyi huylu olup olmadığını belirlemek için biyopsi yapılabilir. Tedavi seçenekleri, kistin boyutuna, yerine ve hastanın semptomlarına göre değişir. İlaç tedavisi, hormon tedavisi ya da cerrahi müdahale gibi yöntemler uygulanabilir.

Rahim kistleri, kadınlarda sıkça görülen bir durumdur ve genellikle iyi huyludur. Ancak bazı durumlarda kanser riski taşıyabilirler. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri ile bu kistler kontrol altına alınabilir ve hastanın yaşam kalitesi artırılabilir.